Mustafa Dağıstanlı Kapalı Spor Salonu’nda yapılan İYİ Parti Samsun 3. Olağan Kongresi’ne katılan Akşener, kapıda çiçeklerle karşılandı. Salona alkışlar eşliğinde giren Akşener’in “Türkiye’nin 28. Başbakanı” diye takdim edilmesi dikkat çekti. Kongrede konuşan Meral Akşener, her iki adaya da muvaffakiyetler dileyerek, DÜZGÜN Partinin kuruluş kademesinden bugüne gelişini anlattı.
Akşener, “Siz olmasaydınız bugün burada İYİ Parti Samsun Olağan Kongresini yapamazdık. Bu olmamış olsaydı bugün ’13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakının’ denilemezdi. Yani siz ne yaptınız? Bir şeyi değiştirdiniz bu ,ülkede her şeyi değiştirdiniz” diyerek partililere teşekkür etti.
“BİZ KISSASI OLAN BİR PARTİYİZ”
Samsun’da gayretin daha güç olduğunu belirten Meral Akşener, şunları söyledi:
* Öyküsü olan bir siyasi partiyiz biz. Öyküsü olan insanların oluşturduğu siyasi bir partiyiz biz. Bir hareket yapılarak kurulmamış, uğraşı verilmiş, o uğraşın sonucunda pek çok hayatımızdaki kazanımlarımız feda edilmiş bir hikaye bu. İYİ Parti kuruldu, seçime sokulmamak için her dümen çevrildi.
* Seçime girdik küme kurduk, bugünkü zulüm iktidarının Meclis’teki gücü bitti. 31 Mart’ta sizlerin talepleriyle, istekleriyle Cumhuriyet Halk Partisi’yle bir ittifak yaptık. Bizim teklifimizle yaptık, biz istedik yaptık. Ve o ittifakı biz istediğimiz için Türkiye için istediğimiz için her bir ferdin umudunun tekrar ayağa kalkabilmesini istediğimiz için o masaya oturduğumuzda bir çok feragatta ve fedakarlıkta bulunduk.
“13. CUMHURBAŞKANI MİLLET İTTİFAKINDAN”
* 31 Mart seçimlerinden sonra bilhassa İstanbul ve Ankara’da pandemi devrinde toplumsal belediyeciliğin en hoş örneklerini verdik.
* İki siyasi parti müzakere yapıyor. ‘Türkiye mi İYİ Parti mi?’ diye bir soruyla karşı karşıya iç dünyanızda kaldığınızda Türkiye’yi tercih edeceksiniz dedim. Sonuç ne oldu? 11 büyükşehir, bilhassa İstanbul ve Ankara alındı.
* ‘Kazı güdemezler, bunlar iktidar oldukları vakit bütün berbatlıklar yapılır’ üzere iftiraların tam aksine pandemi devrinde toplumsal belediyeciliğinin en düzgününü gösterdiler. Bunu sağlayan sizsiniz. Sizin aklınız, sizin Türkiye, millet sevdanız. Bu haliniz olmamış olsaydı İYİ Parti kurulmamış olsaydı, biz bugün neyi konuşuyor olacaktık? Ne diyorlar artık ‘Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakından olacak.’
* Bu diktatörlük heveslilerinin ülkenin bütün kıymetleriyle top üzere oynadığı, yarınları kaybolmuş bir Türkiye ile karşı karşıya kalacaktık.
“İYİ PARTİ BİRİNCİ PARTİ ÇIKMAK ZORUNDA”
* Ben bedavadan başbakanlık istemiyorum. Kimseyle de pazarlık etmedim, etmem. İYİ Parti birinci parti çıkacak. Seçime gittiğimizde bir şey değişti, her şey değiştiyse bu ülkede, birinci parti olduğumuzda nelerin değişeceğini hayal edin.
* Bu ülkeye, millete borcumuz var. Atatürk’ün kıymetlerini altüst ettiler, Cumhuriyet bedellerini yerin tabanına batırdılar. Bütün bunlar için İYİ Parti birinci parti çıkmak zorunda.
* Biz bu yola sandalye değil ayakkabı eskiteceğiz kelamıyla çıktık. Ayakkabıları eskittik, Türkiye’yi iki kez ilçe ilçe, vilayet il dolaştım. Sizin de basılmadık toprak, çalmadık kapı, girmediğiniz gönül bırakmayacağınıza eminim.
* Burada birincileri gerçekleştiren bir partiyiz. Milletin kürsüsüne milleti çıkaran bir partiyiz. Millletin adamı denilenler sarayın adamı oldukları için televizyonların sesini kestiler.
BAŞÖRTÜSÜ YANSISI: “YAZIKLAR OLSUN”
* Sayın Kılıçdaroğlu bir kanun teklifi verdi, helalleşme çerçevesinde olduğunu tez etti. Sayın Erdoğan da ‘Kılıçdaroğlu bana pas attı. Ben bunu gole çevireceğim’ dedi.
* Yazıklar olsun Sayın Erdoğan! 28 Şubat’ta acı çeken bayanların, onların annelerinin, babalarının, eşlerinin, ağabeylerinin o acısı, haksızlığa uğramanın getirdiği ruh dünyası, seni bu ülkede 20 yıl iktidar etti.
* Sana ‘milletin adamı’ dendi. Hey üzere Erdoğan hey! Meğerse bütün bunlar pasmış ve gole çevrilmesi gerekirmiş. Yazıklar olsun sana, yazıklar olsun!
* Ben o devirde iki başörtülü yeğenin halasıydım. O kızların neler çektiğini bilir misin? Elbette bilirsin lakin unuttun Sayın Erdoğan. Senin için güç her şey oldu. Senin için gol atmak her şey oldu. İster yoksul fukaranın üzerine bas, ister başörtülü acı çekmiş bayanların üstüne bas.
BUNLARDIN KAYGISI SORUNU ÇÖZMEK DEĞİLMİŞ
* Başörtüsü için anayasa teklifi karşısında CHP ile görüştük, DEVA Partisi ile ortak bir düzeltme yaptık. Ancak önergemiz komitede reddedildi.
* ‘Bas müminin koluna gör ondaki imanı.’ Gördük ki, bunların kaygısı sorunu çözmek değilmiş. Bunların sıkıntısı karşılıklı bir rövanş sıkıntısı olmaktan çıkarmak değilmiş. Bunu şunun için anlattım; bu ülkenin birbirine sarılmaya gereksinimi var. Bu ülkenin kuruluş ayarlarına dönmeye muhtaçlığı var. Başı açık bayanla, başı örtülü bayanın esasen bir kaygısı yoktu. Ortalarına nifak sokmanın koymanın son bulmasına gereksinim var. Kutsal kıymetlerimiz üzerinden birbirimizle dövüştürülmenin sona ermesine muhtaçlık var.
“SİNAN ATEŞ’LER KATLEDİLMESIN DİYE”
Başbakan olacağını söylediği vakit herkesin sonunun bozulduğunu vurgulayan Meral Akşener, şöyle devam etti:
* Bu türlü dediğim için de çok sonu bozuluyor herkesin. Bozulmaya devam etsin saygıdeğerler. Bu ülkenin birbirlerine cürmü bucu demeden tekrar dost arkadaş olarak bu ülkenin seçmenin velinimet olması için İYİ Parti’nin birinci parti olması gerekiyor.
* 14 Mayıs için seçim kararı alındı ve çok az vakit kaldı. Çok yorgunsunuz biliyorum. Çok idealist davrandınız biliyorum lakin son bir defa irademiz, canımızı, ciğerimizi ortaya koyarak çalışmak mecburiyeti var. Benim için, sizin için değil. Bu ülke için, bu millet için, bayanlarımız, çocuklarımız, toprağımız ve yakılan ormanlarımız için, Atatürk için, bu ülkenin kurucu kıymetleri için, ulusal uğraşımız için İYİ Parti birinci parti olmak zorundadır.
* Yan gelip yatanlara inat, çocuklarımızın rızkına buraya koyarak geldik. Dayak yemeyi, öldürülmeyi göze alarak geldik ve Sinan Ateş için bir daha Sinan Ateş’ler katledilmesin diye birinci parti olmak mecburiyetimiz var bizim.